İstanbul’da Eylül ayı boyunca nerede hangi oyun var, merak ediyorsanız, İstanbul Eylül 2023 Tiyatro Takvimi haberimize mutlaka göz atın!
İstanbul’da Eylül ayı boyunca nerede hangi oyun var, merak ediyorsanız, İstanbul Eylül 2023 Tiyatro Takvimi haberimize mutlaka göz atın!
İstanbul’da Eylül ayı boyunca nerede, hangi oyun var, Eylül ayı boyunca hangi tiyatro oyunlarını izleyebilirsiniz, merak ediyorsanız, Eylü 2023 Tiyatro Takvimi haberimize mutlaka göz atın!
Eylül ayında İstanbul’da hangi oyunları izleyebilirsiniz, merak ediyorsanız, Eylül 2023 Tiyatro Takvimi’ne mutlaka göz atın! Bu ay, tahmin edemeyeceğiniz kadar dolu bir program sizleri bekliyor!
Aydınlıkevler
Yaşamak, zemheriye ve yokluğa direnmek ve Amerika’yla baş etmek üzerine dar gelirli ama zengin bir öykü… Burası Aydınlıkevler ve babaannem Amerika’ya karşı!
Van Gogh
Tiyatrogerçek, Van Gogh’un portresini sahneye taşıyor. Kaçıranlar ve yeniden izlemek isteyenler için, Van Gogh, tekrar sahnede.
Van Gogh’un yaşadıklarına, resme başlayışından intiharına kadar geçen süreye atölyesinde çok yakından tanık olmak ister misiniz? “Bir yüzden sevgi çıkarılabilir mi ya da bir yüze sevgi eklenebilir mi?” Tiyatrogerçek’ten sevmek ve çalışmak üzerine kurulu bir hayat hikâyesi… Bir portre…
Plastik Aşklar
Plastik Aşklar, tıpkı yaşadığımız zamandaki aşklar gibi… bu yapaylıkla dalga geçebildiniz mi? Gittiğiniz her ortamda, hayatın en ortasında yüzünüze iliştirdiğiniz bir Mona Lisa gülüşüyle sıyrılabildiniz mi tüm olumsuzluklardan, aşktan, sevdadan? Bir tarafta eğitimli, kültürlü, hayatla eğlenebilen, avam ama bir o kadarda alaturka bir kadın, diğer tarafta çekingen, kendini savunmaktan korkan, geleneklerden bihaber saf bir kadın…
Mayıs ayı, Hıdırellez günü, doğa uyanmaya baharı getirmeye hazırdır. Farklı geçmişlerden, farklı serüvenlerden gelen bu iki kadın kendi baharlarını, karşılaştıkları bu gecede acaba neye evirecekler. Ödüllü komedi oyunu ”Plastik Aşklar” seyirciye unutamayacağı dakikalar vadediyor.
Güzel Son
Orhan Veli, Melih Cevdet, Nurullah Ataç, Sait Faik, Suat Derviş, Halim Şefik, Lambo ve aslında hepimizin ihtiyacı olan bir güzel son…
Halim Şefik Güzelson arkadaşları Orhan Veli, Melih Cevdet, Sait Faik’ ve Nurullah Ataç’ı uğrak mekanları olan Mösyö Lambo’nun Meyhanesi’ne davet etmiştir. İmzalı davetiyelerin arkasında bir not; “Lütfen İçmeden Geliniz!” Bu gizemli davet üzerine şans eseri Suat Derviş’in meyhaneye uğraması geceyi ayrı güzel kılar. Şimdi tek eksik geceye sürprizli bir “Güzel Son”dur.
Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz
Aziz Nesin’in muhteşem eseri ‘Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz’ ünlü oyuncu Metin Zakoğlu tarafından yepyeni ve interaktif yorumu ile sahnede.
Ahretlik
“Ahretlik”, hayatlarının epey ileri bir evresinde beraber yaşamayı seçmiş iki kadın arkadaşın hikayesidir. Uzun yıllardır artık sokağa çıkmaktan vazgeçmiş ve evlerinde kurdukları güvenli dünyada birbirine benzer günleri ardı sıra dizmektedirler. Dışarı ile tek bağları kapıcının günlük ziyaretleri ile sınırlı olan kadınlarımızın son günleri huzurla doludur. Yaş almışların, sıradan ve sıkıcı zannedilen hayatlarına daha yakından baktıran sözsüz ve maskeli oyun, bizleri, olgun ama muzip bir evrende maceralı bir yolculuğa davet ediyor. Kapandı zannedilen kapıları açmaya cesaret eden ve son nefese kadar yaşamak niyetini bozmayanların şerefine!
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Doğu ve Batı, eski ve yeni, geleneksel ve modern kutupları arasında salınıp duran Ahmet Hamdi Tanpınar’ın ölümsüz eseri Saatleri Ayarlama Enstitüsü, Serkan Keskin’in onlarca surete büründüğü bir oyunculuk şöleniyle sinema ve tiyatronun iç içe geçtiği çağdaş bir uyarlama olarak izleyici ile buluşuyor.
Broadway in İstanbul Vol.2
Mayıs ayında ilk kez sahnelendiğinde dakikalarca ayakta alkışlanan “Broadway in Istanbul” projesi gördüğü yoğun ilgiden dolayı “Broadway in Istanbul Vol.2” başlığıyla bu kez Uniq Açıkhava’da yine, yeni, yeniden seyircisine unutulmaz bir Broadway yolculuğu vadediyor. Chicago, Cabaret, Grease, Mama Mia, Mouline Rouge, Follies, Evita, Leave It to Me gibi gişe rekorları kırmış ünlü Broadway müzikallerinden titizlikle seçilen parçalarından oluşturulan özel repertuvarıyla müzikal, tek gala olarak seyircisiyle buluşacak.
Kibritin Ucunda
30’larının başında bir plaza çalışanı olan Kerem, başarı hırsının, çocukluğunun ve küçük bir felaket sonrası ziyarete gelen geçmişinin gölgesinde, kendiyle uzun ve derin bir hesaplaşmaya girişir. Kafasının içinden gelen seslere engel olmaya bıraktığı o soğuk İstanbul akşamında tüm çocukluğu kar taneleri gibi yerlere dökülür.
Nilgün Belgün ile Aşk ve Komedi
Nilgün Belgün’ün hayat hikâyesinden ve anılarından yola çıkarak sahnelediği “Nilgün Belgün’le Aşk ve Komedi” isimli müzikli danslı gösterisi izleyicisi ile buluşmaya devam ediyor.
Veda
Tiyatrokare 32. sezonunda Nedim Saban’ın, Ayşe Kulin’in aynı adlı romanından uyarladığı ve sahneye koyduğu “Veda” Fişekhane’de sizlerle buluşuyor.
Oyunda, usta tiyatro sanatçısı Nevra Serezli, alışılmamış bir deli saraylı kompozisyonuyla öne çıkıyor. Genç oyuncu Leyla Feray da, yasak bir aşkın kahramanı olarak öne çıkıyor. Fatih Gülnar’ın bir Cumhuriyet aydını, Aziz Sarvan’ın, Kulin’in dedesi Ahmet Reşat’a hayat verdiği otobiyografik roman, yazarın Osmanlı’nın son maliye nazırı olan dedesinin öyküsünü, Kurtuluş savaşı yılları ve Cumhuriyet’in kuruluşunu sımsıcak bir konak ve aşk hikâyesi olarak anlatıyor.
Eylül Gürcan ve Ayşe Ayter gibi ödüllü tasarımcıların imza attığı oyunda, ayrıca Meral Asiltürk, Alişan Özkan, Zeynep Sevi Yılmaz, Gizem Nur Topaloğlu, Gizem Çayhanoğlu rol alıyor.
Eğlenceli Cinayetler Kumpanyası | Sette Cinayet
İnteraktif polisiye oyunları ile tanınan Eğlenceli Cinayetler Kumpanyası’nın heyecanla beklenen yeni oyunu “Sette Cinayet” başlıyor!
Ermişler ya da Günahkarlar
Mark Styler polisiye öyküler yazan bir romancıdır. Bir sonraki projesi tarihin en büyük seri katillerinden biri olan Easterman hakkındadır. Onunla birebir görüşme yapmak için Easterman’ın yattığı Fairfielts Akıl Hastanesi’ne gelir. Ama garip davranışları ve görünümüyle hemen kendini farkettiren doktor Farquhar, onu engellemek için elinden geleni yapar. Doktoru aşmaya çalışırken bu sefer de hastanenin paranoyak görünümlü hemşiresi Plimpton’a takılır. Olayların içine daldıkça Styler durumun hiç de göründüğü gibi olmadığını anlayacaktır.
Ağladım
Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde görev yapan bir genç kadın, yalnız bir öğretmen: ‘Şenay’
1990’lı yıllarda, Yüksekova’da, bombalar patlıyor, gecelere yükselen çığlık ve siren seslerinin altında gecede bir lojman, lojmanda kalan öğretmenler, bir tuhafiyeci dükkanı, bir okul ve Şenay Öğretmen… Bazen geriye dönüşlerle, bazen anda, bazen hikâyesini dinleyenlerin gözlerinin içine içine türküler söyleyerek…
Şenay Öğretmen, ülkesinde kaybettiği tüm öğretmenlerinden aldığı miras, ilham ve kuvvet ile geleceğe, geleceğin çocuklarına olan inancı, umudu ve idealiyle, her şeye rağmen öğrencilerinin karşısında, kürsüde. Dilinde, yüreğinde, fikrinde bir cümle: ‘Yaşamak var özümüzde!’
Gorki
1901 yılı Moskova. Maksim Gorki kışı geçirmek üzere geldiği bir çatı katında çalışıyor. Lenin ile tanışmasını kaleme alıyor. Ama kütüphanesinden onun evini gözetleyen Tereza ile tanışması hayatına değişik bir renk katıyor. Bir yandan Tereza’nın sevgilisi Boles’e yazmak istediği mektupla uğraşıyor bir yandan da Tereza’nın tacizkar konuşmalarına soğukkanlılığı ile cevap veriyor. Yalnız dikkatli olun. Bu oyun izleyicisinin kafasını çok karıştıracak.
Haybeden Gerçeküstü Aşk
Yılmaz Erdoğan’ın kaleme aldığı “Haybeden Gerçeküstü Konuşmalar” adlı kitaptan uyarlanan iki kişilik oyun, kadın erkek ilişkisinin başlangıcından bittiği yere kadar olan sürecini konu alıyor.
Gözlemleriyle ve tespitleriyle her bireyin kendinden bir şeyler bulabileceği günümüz ilişkilerine atıfta bulunan bu komedi oyunu mizahi bir dille seyircisine eğlenceli dakikalar geçirtmektedir. Kadın ve erkeğin ilişkisel evrimini net bir şekilde ortaya koyarken trajikomik durumunu da gözler önüne seriyor. Bu oyunda yaşanan bir ilişki değil aslında her ilişki…
Celile
Nazım’ın uzun hapislik sürecinde kendisinin ve bütün dünya aydınlarının verdiği mücadele yıllarında, yüreği evladının özgürlüğü için çarpan bir annenin feryadı da vardı. Osmanlı’nın son yıllarında yasak aşkı, Cumhuriyet’in ilk yıllarında oğlunun yaşamı ve özgürlüğü için verdiği mücadele ile konuşulan güçlü ve cesur bir kadın… Resimlerini insanlara verirken; “Bunu yatak odasına değil salona asın lütfen” diye tembih eden, Osmanlı’nın ilk kadın nü ressamı tüm gerçekliğiyle aktarılıyor izleyiciye. Kendi zamanı için alabildiğine cesur ve cüretkar bir ressam… Oğlu açlık grevindeyken hiç düşünmeden, zamanın şartlarına, baskılarına aldımadan, Galata Köprüsü üzerinde eylem yapma cesaretini gösteren güçlü bir kadın, bir anne, bir aşık… Celile!
Shirley
Sumru Yavrucuk’un tek kişilik oyunu ‘Shirley’ Fişekhane’de. Günlük hayatının sıkıcılığı içinde kaybolmuş ve birçok kadın gibi artık hayallerini bile unutmuş olan Shirley Valentine’nin öyküsü; komik ve eğlenceli bir kendini keşfediş hikayesi.
1923
Cumhuriyetimizin 100. yılında, günümüzden tarihe uzanan büyüleyici bir müzikal yolculuk…
Kurtuluş Savaşı Müzesi’ne yapılan okul gezisi sırasında ortadan kaybolan dört arkadaş, kendilerini bir anda Mustafa Kemal’in Millî Mücadele’yi başlattığı Bandırma Vapuru’nda bulurlar.
Bandırma’yı sarsan dalgalardan Meclis’in açılışına, Büyük Taarruz’dan Cumhuriyet’in ilanına uzanan; genç, yaşlı, çocuk, kadın ve erkek nice isimsiz Cumhuriyet kahramanının yarattığı Millî Mücadele serüvenini müzik, dans, muhteşem sahne tasarımı ve multimedya şovu eşliğinde soluk soluğa izleyeceksiniz.100 kişilik dev kadronun bu eşsiz performansını kaçırmayın!
Zengin Mutfağı
Cumhuriyet tarihinde görülmüş en büyük işçi hareketi olan 15-16 Haziran 1970 olaylarının zengin bir ailenin mutfağına yansıması. Hizmet etmekten başka bir şey düşünemeyen köşk çalışanları da gözlerinin önünde gelişen olaylar karşısında kayıtsız kalamayacaktır. Toplumdaki değişimden her biri kendi payına düşeni alacaktır.
Vasıf Öngören’in olayları eğlenceli bir biçimde aktardığı oyun, tiyatro sahnesinde defalarca yorumlanmış ve beyazperdeye de uyarlanmıştır. 1978 yılında ilk kez İstanbul Şehir Tiyatroları’nda bu oyunda aşçı Lütfü Usta’yı canlandıran Şener Şen, 40 yıl aradan sonra aynı rolde ve genç bir oyuncu kadrosuyla tekrar sahnede.
Sidikli Kasabası Müzikali
Dünyanın kuraklıkla boğuştuğu bir dönemde; halkın tuvalete girmesi de özel bir şirket denetimiyle gerçekleşmektedir. Tuvalete girmek için parası olmayanlar ise Sidikli Kasabası’na gönderilmekte ve bir daha geri dönmemektedir. Bu tuhaf “sistem”e başkaldırının başlaması ise sadece bir aşk kıvılcımına bakar.
Tony Ödüllü Broadway müzikali “Sidikli Kasabası Müzikali” 27 kişilik kadrosuyla sezon boyunca Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi’nde.
Kim Bu Ben
Yetimhanede beraber büyümüş Daphne ve Adam, bir gün sanal kimliklerinin çalındığını fark ederler. Çalınan kimliklerle işlenen suçlar hayatlarını karartmaya başlar. Tüm dünya onların bir canavar olduğunu düşünürken, onlar hayatlarını karartan bu büyük gizemi çözmeye karar verirler. Dünyaya kendilerini dinletebilecekler miydi? Birbirlerine güvenebilirler miydi? Ya da gerçek kimlikleri hiç var olmuş muydu?
Bugüne kadar birçok kapalı gişe tiyatro oyununu seyircilerle buluşturan Tiyatro iN, yeni sezonu Eylül ayında ‘Kim Bu Ben’ oyunuyla açıyor. Rose Leilani’nin yazdığı, Onur Ünsal’ın çevirdiği, Engin Hepileri’nin yönettiği ve müziklerini Kenan Doğulu’nun yaptığı oyunda Beyza Şekerci, Onur Ünsal ve Neslihan Arslan yer alıyor.
Otomatik Portakal
Suç ve suçlunun tarihe karışacağı mükemmel insan modelini yaratmak adına insana dair hiçbir şeyin kalmadığı bir düzen düşünün. Özgür irade olmadığı zaman ahlaktan bahsetmek mümkün müdür? Zorunlu bir iyilik, seçilmiş bir kötülükten yeğ midir? Seçimin ortadan kalktığı bir toplumda, özgürlükten söz edilebilir mi? Mükemmel insanların oluşturduğu mükemmel bir toplum, arzuları olmayan, seçme hakkı olmayan, otomatikleştirilmiş bir makineler yığınından ibaret değil midir?
İyilik ve kötülük kavramlarını, şiddet, suç ve ceza düzleminde değerlendirirken bir suçlunun devlet eliyle ıslah edilme biçimi ve bunun sonuçlarını tartışan, Tatbikat Sahnesi’nin yeni eseri “Otomatik Portakal”; uyumsuz varoluşlarını düzen karşıtı bir yıkımda arayan, baskıcı toplumsal kontrole boyun eğmeyen, var olan tüm dillerden sıyrılarak öğretilmiş tüm kuralları reddeden Alex ve çetesinin ‘şiddete övgü’ niteliğindeki başkaldırışlarının hikayesinde tüm bu soruları, rap müziğinin provokatif diliyle yeniden soruyor.
BU HABER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR: