Alman hükümeti, yeni sanayi stratejisiyle enerji fiyat sübvansiyonlarını ikiye katlayarak ülkeyi bir sanayi merkezi olarak güçlendirmek istiyor. Sanayi şirketlerinin yüksek enerji fiyatlarıyla daha iyi başa çıkmaları için gelecek dört yıl içinde 50…
Alman hükümeti, yeni sanayi stratejisiyle enerji fiyat sübvansiyonlarını ikiye katlayarak ülkeyi bir sanayi merkezi olarak güçlendirmek istiyor. Sanayi şirketlerinin yüksek enerji fiyatlarıyla daha iyi başa çıkmaları için gelecek dört yıl içinde 50…
Almanya Ekonomi ve İklim Koruma Bakanı Robert Habeck, Berlin’de düzenlediği basın toplantısında, Almanya’nın 60 sayfadan oluşan yeni sanayi stratejisinin sunumunu yaptı.
Almanya’nın güçlü bir sanayi ülkesi olarak bilindiğini belirten Habeck, “Almanya’yı tüm çeşitliliğiyle güçlü bir sanayi merkezi olarak korumak istiyoruz. Almanya’nın gelecekte de ekonomik açıdan başarılı bir ülke olmaya devam etmesi için en büyük gücümüz olan sanayimizi ve dolayısıyla birinci sınıf ürünler geliştirme ve üretme yeteneğimizi geliştirmeliyiz.” değerlendirmesinde bulundu.
Almanya’nın yeni sanayi stratejisinde enerji yoğun sektörler için “teşvikler” önemli bir unsur olarak göze çarparken, sanayi şirketlerinin yüksek enerji fiyatlarıyla daha iyi başa çıkmaları için gelecek dört yıl içinde 50 milyar euro vergi indirimi planlanıyor.
Stratejide finansman programlarının yanı sıra enerji dönüşümü, planlamanın hızlandırılması, kalifiye işçilerin göçüne odaklanıyor.
Yenilenebilir enerjinin, elektrik şebekesinin, hidrojen endüstrisinin ve altyapısının hızla genişlemesi stratejide yer bulurken, demir yolları, köprüler ve yollar için altyapı “yenileme atağı” yapılacağı da belirtiliyor.
Diğer ülkelerle yeni ticaret anlaşmaları ve ham madde ortaklıklarına yer verilen stratejide, yarı iletkenler, temiz enerji, hidrojen ve elektrik araçlar için batarya gibi kritik ürünlere yönelik Alman ve Avrupa üretim tesislerin kurulmasına işaret ediliyor.
Çalışma hayatının uzatılması için teşvikler önerilen stratejide, işverenin yasal işsizlik ve emeklilik sigortasına yaptığı katkının, yasal emeklilik yaşına ulaştıktan sonra doğrudan çalışanlara ödenmesi öneriler arasında yer alıyor.
Bu arada, Rusya-Ukrayna Savaşı nedeniyle Alman sanayisi giderek artan bir baskı altında bulunurken, diğer ülkelere kıyasla yüksek olan enerji fiyatları, kimya ve çelik gibi enerji yoğun ham madde sektörlerini zorluyor.
Bu sektörlerin üretim verileri geçen kıştan bu yana zayıflarken, bazı sektörlerin üretimlerinin bir kısmını yurt dışına kaydırdığına ve özellikle de yeni yatırımlarını başta ABD olmak üzere başka ülkelerde planlamayı tercih ettiğine dair kanıtlar giderek artıyor.
Almanya’da politikacıların bu endüstriyel değişimin ne kadarını engellemesi gerektiği konusunda tartışmalar aylardır devam ediyor.