Galatasaray Spor Kulübü Divan Kurulu Temmuz Ayı Olağan Toplantısı, Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Stadyumu’nda bulunan Özhan Canaydın Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.
Galatasaray Spor Kulübü Divan Kurulu Temmuz Ayı Olağan Toplantısı, Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Stadyumu’nda bulunan Özhan Canaydın Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.
Galatasaray Spor Kulübü Divan Kurulu Temmuz Ayı Olağan Toplantısı, Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Stadyumu’nda bulunan Özhan Canaydın Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.
Cumhuriyetimizin Kurucusu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk, vatan için canını feda etmiş olan kahraman şehitlerimiz, kulübümüzün kurucusu ve 1 numaralı üyesi Ali Sami Yen ve arkadaşları ile yakın zamanda yaşamını yitirmiş olan üyelerimizin anısına bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
Divan Kurulu üyelerimizden Ahmet Özdoğan, Sedat Doğan, Gürkan Eliçin, Tayfun Akçay, Burçin Tuncel, İbrahim Göknar, Hayri Kozak, Faruk Gürbüzer, Niyazi Yelkencioğlu, Cemil Dönmez ve Erdal Günsel sırasıyla kürsüye çıkarak görüşlerini ifade ettiler.
Galatasaray Spor Kulübü Divan Kurul Başkanı Aykutalp Derkan açılış konuşmasında şu ifadeleri kullandı:
“Değerli hazirun. Yoğun bir seçim tarihini geride bıraktık. 18 Haziran’da pandemi şartlarından ötürü ertelenmiş olan Divan Kurulu başkanlık seçimini, 19 Haziran Cumartesi günü ise Galatasaray Lisesi’nde, mektebimizde kulüp başkanlık seçimini icra. ettik. Birer gün arayla hem divan yönetimi hem kulüp yönetimi 2021-2024 dönemi için seçilmiş oldu. Malum Galatasaray’da seçimler şölen havasında geçer. Yeni divan yönetimi olarak ben ve çalışma arkadaşlarım, yeni kulüp yönetimimize Burak Elmas başkanlığında başarılar diliyorum.”
“Gördüğünüz gibi kulüp başkanlığı için yönetimle kaldığımız mutabakat çerçevesinde alışılmış üzere bir kulüp yönetim kurulu masası oluşturmadık. Sevgili Burak başkan ve çalışma arkadaşları divan üyelerinin arasında toplantılara katılmayı arzu ettiler. Biz de buna saygı duyduk.”
“Pandemi şartlarında divan başkanlığımızın aylık toplantıları, gerek zoom ortamında telekonferans yöntemi ile online bir şekilde icra edildi. Yaklaşık 14 ay bu şekilde icra ettik. Seçim öncesi 12 Haziran’da stadımızda yüz yüzde toplanma fırsatı bulduk. Niye mektepte toplanmadığımızı soran üyelerimiz var. Temmuz ve Ağustos aylarında tarihi Tevfik Fikret Salonu’nda klima sistemi olmadığından, sağlıklı bir çalışma imkanı olmadığından eylül ayından önce yapılacak tüm toplantıları stadımızda, rahmetli Özhan başkanımızın adını taşıyan bu toplantı salonunda icar etme kararı aldık… Eylül ayından itibaren, kulübümüz kurulduğu yuvamız Tevfik Fikret Salonu’na dönmeyi planlıyoruz. Divan toplantılarımızı her ayın ikinci çarşambası yapıyoruz. Bu ay uzun süren Kurban Bayramı tatili sebebiyle bayram sonrasına bıraktık. Niye çarşamba günü ve niye 13.30’da icra etmedik diye soranlar olabilir. Sportif A.Ş.’nin Olağanüstü Mali Genel Kurulu vardı saat 14.00’te. Saygıdeğer yönetimimiz Sevgili Burak Elmas başkanlığında büyük bir çoğunlukla oraya katılım yaptı. Burada hem geçmiş Sportif A.Ş. yöneticilerinin istifası hem de yerlerine yeni atanan yönetim kurulu üyelerimiz onaylandı. Dolayısıyla bu da çok önemli bir genel kuruldu. Dolayısıyla yönetimle yaptığımız mutabakat çerçevesinde toplantımızı saat 15.00’e alma kararı aldık.. Yarın da kritik bir rövanş maçımız var. Yarın maç protokolü olacağı için, yönetimimiz de büyük bir çoğunlukla aramızda olma arzusundan dolayı toplantıyı salı gününe aldık.”
Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Burak Elmas, kürsüye gelerek şu açıklamayı yaptı:
“Sayın Divan Başkanım, saygıdeğer divan kurulu üyeleri. Hepiniz hoş geldiniz. Sayın Divan Başkanı ve Divan Kurulu. Bu bizim birlikte yaptığımız ilk divan kurulu toplantımız. Hepimiz için güzel bir çalışma dönemi olmasını diliyorum. Size de hayırlı olsun diyorum. Sizlerle birlikte, Galatasaray’a uygun şekilde başlattığımız Divan Kurulu – Galatasaray Spor Kulübü Yönetim Kurulu ilişkisinin de dönemimiz boyunca devam edeceğinin taahhüdünü tarafımızdan sizlerle paylaşmak isterim. Biliyorsunuz göreve geleli kısa bir zaman oldu. Bu ilk divan kurulu toplantımız. Bize teveccüh gösteren tüm divan kurulu üyelerimize teşekkür ediyorum. Tercihini bizden yana kullanmamış olan üyelerimize de Galatasaray’ın Türkiye’ye örnek olan bu seçim sürecine katkılarından dolayı tekrar huzurunuzda teşekkür etmek istiyorum. Yolumuz, sizlerden aldığımız bu güç ve destekle aydınlanacak ve güçlü bir şekilde sizleri temsilen hareket etmeye devam edeceğiz. Tüm bunların yanında 29 Temmuz 1951 yılında vefat eden kurucumuz Ali Sami Yen’in 70. ölüm yıl dönümü yaklaşıyor. Bu vesileyle kendisini de huzurlarınızda rahmetle anıyorum. Seçim süreci boyunca ve seçildikten sonra yürüttüğümüz birleştirici, ayrıştırmayan , Galatasaray’a yakışır üsluba devam ediyoruz. Bundan asla ödün vermeyeceğiz.”
“200 ADET İYİLEŞTİRME ALANI TESPİT ETTİK”
“Biz Galatasaray’ı birleştirmek, aydınlık bir geleceğe taşımak, günlük kararların Galatasaray’ın geleceğini karartmadığı bir dönem geçirmesi için göreve talip olduk. Sizlere verdiğimiz taahhüdün sonuna kadar arkasındayız. Seçildikten sonra, dönem dönem tabii ki haklı olarak eleştiriler oldu. Bunları dinliyoruz. Kulübün gerçek sahiplerinin sizler olduğunu bilen, sizlerin adına bu görevi ifa ettiğimizin bilincinde olan bir yönetim kuruluyuz. Arkadaşlarımla beraber tüm eleştirilerinizi, tüm tavsiyelerinizi bugüne kadar çok ciddiye alarak dinlemeye, bu eleştirilerden, tavsiyelerden kendimize ders çıkarmaya, artı fikirler üretmeye devam edeceğiz. Galatasaray kürsülerinde, Galatasaray ortamlarında bize yapılacak olan her türlü tavsiye ve eleştiriye sonuna kadar açığız. Korumaya söz verdiğimiz Galatasaray değerleri de bunu gerektirir. Göreve geldikten sonra arkadaşlarım ve ben ciddi bir gündemin içerisine girdik. Mevcut iş süreçleri, organizasyon yapısı, bilgi teknolojileri altyapılarını inceleyerek, gerçekleştirilen analiz çalışması sonucunda stratejik operasyonel ve organizasyonel, teknolojik alanlara dair 200 adet iyileştirme alanı tespit ettik. Bu iyileştirme alanlarını seçim dönemi sizlere vermiş olduğumuz, söz vermiş olduğumuz hareket planı çerçevesinde birleştirerek her alana belirli sorumlu ekipler atayarak bu sorumlulukların ifasını haftalık takibe başladık. Bunun yanında Galatasaray’da hepimizin şikayetçi olduğu kronik sorunları çözmeye çalışıyoruz. Bu sorunları çözerken her şeyi kendimizin bildiğini, en iyisini yapacağımızı asla iddia etmiyoruz. Dolayısıyla camiamızın bize vereceği her türlü desteğe, uzmanlarımızın bilgi birikimlerinden faydalanmaya her zaman açık olduğumuzu tekrar buradan paylaşmak isterim.”
“TÜM HOCALARIMIZIN SONUNA KADAR ARKASINDAYIZ”
“Hepimizin gerçekten üzüldüğü bir PSV mağlubiyeti aldık. Bu mağlubiyet beni ziyadesiyle üzdü. Ben de bir taraftarım, siz de bir taraftarsınız. En çok da bir taraftar olarak üzüldüm. Geçmişte yapılan maç sonuçlarına bağlı panik hatalarla Galatasaray’ı geleceğini asla tehlikeye atmayacağız. Burada akıllı davranarak Galatasaray’ın gelecek yıllarını kurtaracak bir kadro yapılanmasını ve gerekli operasyonel altyapıyı kurma hedefimiz var. Bu tüm şubelerimiz için geçerli. Son zamanlarda yaptığımız transferlerle de gerek yaş ortalaması gerek bonservis ödemeleri açısında yapmaya çalıştığımız stratejik hamleyi ve kadro mühendisliğini sizler de fark etmişsinizdir. Aynı şey tüm şubelerimiz için de geçerli. Tüm şubelerimize yeni bir bakış açısıyla, beyaz sayfa stratejisi açarak, şubelerimizin kendi kendine yettiği, yarışmacı kimliğinden de vazgeçmediği, doğru sponsorlarla çalıştığı ve bu sponsorlarımızda şube yönetiminin içerisinde söz sahibi olduğu bir modeli söz vermiştik. Şubelerimizde bu modeli harekete geçirmeye başladık. Futbolda özellike son zamanlarda teknik direktörümüze yapılan biraz haksız, biraz da sertlik seviyesi gereğinden fazla olan eleştirileri görüyoruz. Hem futbolda hocamızın hem diğer şubelerde tüm hocalarımızın ve sporcularımızın sonuna kadar arkadasındayız. Onlara yapılan haksız eleştirilerin de sonuna kadar karşısında olacağımızı sizlerle paylaşmak isterim. Tüm teknik direktörlerimiz, sporcularımız Galatasarayımızın sporcularıdır. Onları korumak, eleştirirken Galatasaray’a zarar vermemeyi öncelik haline getirmek çok önemlidir.”
“Sevgili üyemiz Sedat Doğan beyefendinin açıp kazandığı dava çok önemli bir davadır. Kendisiyle de bunu görüştük. Bu davanın gereğini de daha önceki yönetim kurulumuzun bize göre doğru olarak yapılmadığını düşünüyorum. Bize göre bu davanın itirazının TFF’ye değil, TFF Disiplin Kurulu’na yapılması gerektiği yönünde. Bu konuda gereğini yaparak TFF Disiplin Kurulu’na bu verilen dilekçedeki Sedat Doğan davası ve var olan benzer birçok davayı örnek göstererek kulübümüzün aleyhine geçmişte verilmiş kararlarla ilgili Disiplin Kurulu’na başvurumuzu yapmış bulunuyoruz. Disiplin Kurulu’ndan gelecek olan herhangi bir ret ihtimaline karşı da aynı şekilde bu davayı Tahkim Kuruluna taşıyacağız. Bu yollar tüketilmeden bu konuyu başka bir merciye götürmek mümkün değil.”
“TÜRKİYE’DE CAS MUADİLİ BİR YAPI KURULMASINI İSTİYORUZ”
“Yönetime geldikten sonra, yönetime gelemeden önce verdiğimiz taahhütler çerçevesinde Türk sporunda Galatasaray’ın masadaki ağırlığını hissettirme çabasını anında devreye koyduk. Kulüpler Birliği ile ve kulüpler arasında yaptığımız toplantıda bu kronikleşmiş problemlerin hallolması yolunda Galatasaray’ın güçlü iradesini masaya koyduk. Yarın TFF’nin Genel Kurulu var. Genel kurulda bir değişiklik önerisi var masada. Buradaki asıl problem TFF’deki yargı birimlerinin bağımsız olup olmaması prensibi. TFF getirdiği öneride, Tahkim Kurulunun, Disiplin Kurulunun, Çözüm ve Uyuşmazlık Kurulu Üyelerinin, başkan yerine yönetim tarafından atanması gerektiği maddesini getirmiş. Bunu dışında da bu beyefendilerin yemin etmesi zorunluluğu getirilmiş. Yemin ederlerse ve yönetim kurulu tarafından atanırlarsa, bu hukuk departmanlarının bağımsızlığa kavuşacağını düşünüyorlar. Diğer kulüplerle birlikte ciddi bir çalışma yaptık. Bizim de bir önerimiz var. Bu kurulların bağımsız seçilmesi, birkaç seçilmiş federasyon yönetimiyle beraber çalışması, bu kurullarının maaşlarının federasyondan değil, başvurular nezdinde kesilen cezalarla biriken havuzdan bağımsız şekilde ödenmesi şeklinde, çok kapsamlı, kulüplerin hemfikir olduğu bir tüzük önerisiyle yarın bu davanın esası olan yarın bağımsızlığının korunması açısından teklifimizi vereceğiz. Umuyorum ki yarın bu teklifimiz de TFF Genel Kurulu’ndan geçecektir. Ayrıca şu anda üzerinde çalışılan Türk spor yasasında da spor mahkemesi kurulması, Türkiye’nin CAS muadili, sporda federasyon ve yargı kurullarının aldığı ceza kararlarının bir üst mahkemeye taşınabilme olasılığını da Adalet Bakanlığı ile yaptığımız görüşmelerde, bu yasanın içerisine koyulmasını öngörüyoruz. Ciddi şekilde bu esas sorunu çözmek üzere hamlelerimiz var.”
“ŞEFFAF BİR YÖNETİMİZ”
“Galatasaray Spor Kulübü’nde biz şeffaf bir yönetimiz. Burada sizlerin adına bulunduğumuzun farkındayız. Kapalı kapılar ardında bir şey olmasını istemiyoruz. Saygıdeğer divanımız istediği her türlü komisyonu kurar. Divanda alınan her türlü karara da saygılıyız; fakat burada bir rol karmaşası var. Seçilmiş Genel Kurulumuzun tasdikiyle gelmiş bir denetleme kurulu var. Bu içeriklerin incelenmesi Denetleme Kurulunun görevi. Bu görevleri divanda kurulacak başka bir komisyona devretmeyi şahsen sakıncalı görüyorum. Bizim denetleme kurulumuz son derece açık. Arzu ettiğiniz her konuya dilekçe ile Denetim Kuruluna başvurursunuz. Divan Kurulumuz da dilekçe ile bilgi isteyebilir. Denetleme Kurulumuzun seçilme sebebi içerisinde bulunan yetkinliklerdir. Bu yetkinlikler içeride var. Denetim Kurulumuz bağımsız olarak hareket eden Divan Kurulumuza merak edilen hususlar hakkında cevap verir. Bir rapor sunar. Divan Kurulumuzda bu dilekçeyi verenlerin kafalarında hala bir soru işareti varsa tekrar başvururlar. Bu yol tüketilmeden direkt olarak burada bir komisyon kurup Denetleme Kurulunu by pass etmeyi şansım olarak Galatasaray için çok doğru bulmadığımı buradan paylaşmak isterim. Sizlerin alacağı her türlü karara sonuna kadar saygılıyız. Divan Kurulu toplantıları bizim için çok önemli. Yönetim kurulumuz olarak çok kalabalık bir katılım gösterdik. Divan Başkanımızın da belirttiği üzere, yüksek yerlerde oturmak yerine sizlerin arasında beraber oturmayı tercih ettik. Gerekli gördüğümüz zamanlarda kürsüye çıkarak sizlerin sorularına cevap vermeyi tercih ettik. Bundan sonraki divan toplantılarımızda da böyle yapacağız. Tekrar bize güvendiğiniz için, Bize bu görevi verdiğiniz için teşekkür eder, bize verdiğiniz görevlerin ağır sorumluluğunu üstümüzde fazlasıyla hissettiğimizi, Galatasaray için elimizden geldiğimiz her şeyi yapmaya devam edeceğimizi burada huzurlarınızda paylaşıyorum. Hepinize iyi haftalar dilerim. Beni dinlediğiniz için teşekkür ederim.”
Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Burak Elmas, sorulara cevap vermek için tekrar kürsüye gelerek şu bilgilendirmeyi yaptı:
“Zaten dilekçeyi aldık, dilekçeyi okuduk. Allah’a şükür dilekçeyi anlayacak kadar da kapasitemiz var. Şimdi buradan Galatasaray açtığı davayı kazanmak zorunda. Galatasaray kaybetmek için dava açmaz. Dolayısıyla burada bu tavsiye kararını almanızın Divan Kurulu’nun desteğini biz zaten otomatik hissediyoruz. Biz ayrı değiliz ki. Destek istersek buraya gelir isteriz. Bu davayı inceleriz hukukçularımızla, camiamızın hukukçularından da destek alırız. Galatasaray çok önemli hukukçular yetiştiren bir camia… Bu eğer bir dava takibi kararıysa biz zaten takip ediyoruz. Yaptığımız bir iş konusunda bize tavsiye kararı alıyorsunuz demektir. Eğer davanın takip şekliyle ilgili bir kararsa bence burada ilk önce bu şeklin Divan Kurulu’nda hukukçular tarafından iyi anlaşılıp, artılarının eksilerinin anlaşılıp Divan Kurulu’nun tavsiye kararını çok doğru ve uzlaşılmış bir hukuki temele dayanması gerekir. Bunu Divan Kurulu dışında da yapabilirsiniz oturur buluşur, konuşuruz. Buradan verilmiş bir dilekçeyi tavsiye kararı almak yaparız yapmayız değil bizim görevimiz zaten bu. Galatasaray’ın hukuki olarak her türlü hakkının savunulması bizim görevimiz. Dolayısıyla bu konudaki görüşümüz budur.”
“Sevgili Burçin Bey, kendisi benimle sağ olsun çok açık, şeffaf bir şekilde bunu paylaştı. Ben de bunu yapmakla sorumlu bir Denetim Kurulumuzun seçildiğini söyledim. Tabii burada birkaç şey birbirine giriyor. Birincisi geçmişte doğru uygulanmamış sistemler sebebiyle doğru uygulanacak sistemlerin eskiye uyacağı öngörüsü. Bizim Denetleme Kurulumuzu biz göreve gelirken kendilerine bizim hakkımızdaki konular da dahil bağımsız olmalarını arzu ettiğimizi söyledik ve o çerçevede hareket edecekler. Dolayısıyla Divan Kurulu’nun herhangi bir konuda Denetleme Kurulumuzdan, Yönetim Kurulumuzdan bilgi isteyebilir. Bunda hiçbir negatif bir şey yok. Son derece her konuda saygılıyız. Geçmişte biliyorum sizlerle bilgi paylaşılmadı ama, o dönemdi. Galatasaray’ın doğrusu değildi. Şuna emin olabilirsiniz ki biz Galatasaray’ı Galatasaraylının adına yönettiğimiz için Galatasaraylılardan da Galatasaray’ın hiçbir bilgisini saklama veya paylaşmama niyetinde değiliz, şeffafça paylaşacağız. Burada tek bahsetmek istediğim şey şu: Divan Kurulu kendi içerisinde bir yetkinlik belirleyebilir. Yönetim Kurulu’ndan bir bilgi ister. Büyük bir keyifle Denetim Kurulumuzun hazırladığı hızlı da geri dönüş yaparak hangi konuysa o konu hakkında bilgi verir. Burada bahsetmiş olduğunuz birbirinden değerli isimler var. Hepsinin yetkinliklerine zaten şahidim ve inanıyorum. Ondan sonra Divan Kurulu içerisinde bu değerlendirilen birçok konu var ve bu konuların ne olduğunu bilmiyorum. Konu fark etmez. Her konuda Denetim Kurulumuz görevini yapar ondan sonra da bu görevi yaptıktan sonra da ilave Divan Kurulu içerisinde bir uzmanlar ekibinin görüşü olur ona göre de Denetleme Kuruluna verir Denetleme Kurulu da tekrar gözden geçirir veya karşı görüşünü söyler. Burada benim demek istediğim bu yoksa buradaki niyeti herhangi bir kötü niyet olduğunu veya başka bir niyet olduğu konusunda herhangi bir görüşüm yok sadece Denetleme Kurulumuzun görevini yapması gerekirse bu bir ekip şahsen de girebilir buradan bir tavsiye kararına gerek yok. Burada yer alan birbirinden değerli Galatasaraylılar her ne zaman Denetleme Kuruluna gelseler burada istedikleri konu hakkında bana da gelseler Yönetim Kuruluna da gelseler her türlü bilgiyi zaten vereceğiz. Bunun yapılmasını istemiyoruz, araştırılmasını istemiyoruz gibi bir şey yok. Ayrıca Denetleme Kurulu yapılan işlemlerin tüzüğümüze uygunluğunu inceleme mecburiyetinde. Bunun yılı belirtilmemiş yani kendi yılını denetler diye bir madde yok. Dolayısıyla direkt kendileriyle de görüşüp herhangi bir konuda araştırmalarını bizimle ilgili de bir konuda araştırma yapmalarını her zaman isteyebilirsiniz bu da buradan size taahhüdüm olsun. Sorularınızı sormanızda bu konularda Denetim Kurulu’ndan bilgi istemenize ve bu Denetim Kurulu’ndan aldığınız bilgilerde eksiklik varsa tekrar ilave bilgi talep etmenizde hiçbir mahsur görmüyorum. Sadece bunun işleyiş şekliyle ilgili söylemek istedim.”
Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Polat Kalafatoğlu ise kürsüye gelerek şu açıklamayı yaptı:
“Sayın Başkanım, değerli Divan Kurulu Başkanı, Divan Kurulu Üyeleri ve değerli Galatasaraylılar, hepinize iyi günler diliyorum. İlk defa bu kürsüye çıktığım için heyecanlıyım, o yüzden hata yaparsam kusuruma bakmayın. AİHM başvuruları ile alakalı birkaç noktaya ben aslında farklı bir görüş sunmak istiyorum. Şöyle de başlayabiliriz; tabii ki Galatasaray birçok önemli İnsan Hakları hukukçusu yetiştirmiştir ancak burada biz şu şekilde düşünüyoruz. Ali Rıza Türkiye’nin kararı sonrasında Sedat Doğan’ın kararı tabii ki çok önemli kararlar. O kararlarda Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi evet Futbol Federasyonu’nun Tahkim Kurulu hatta diğer hukuk kurullarının bağımsız ve tarafsız bir hukuk kurulu olmadığını söyledi ve ondan sonra da hak ihlaline karar verdi. Bu hak ihlali sonucunda aslında sizin adil yargılanma hakkınızın ihlal edildiği sonucuna vardı ve bunun neticesinde bir tazminat hükmetti aslında. Bu karardan sonra ancak Türkiye Futbol Federasyonu tarafından veya Türkiye Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu tarafından verilmiş tüm kararlar hükümsüz ve geçersiz demenin hukuken ben doğru bir yaklaşım olduğunu düşünmüyorum naçizane.
“Yapılması gerekenin biz şu olmasını düşünüyoruz: evet AİHM kararları onu söylüyor zaten Ali Rıza kararıyla başladı ve sizin kararınızla da aslında doğrudan Ali Rıza Türkiye kararına atıfta bulundu. Türkiye Futbol Federasyonu kurullarının tarafsız, bağımsız olmadığını orada söyledi. Sizin ifade özgürlüğü hakkınızın ihlal edildiği sonucuna vardı. Ancak burada birincisi biz o davaların tarafı değildik kulüp olarak. İkincisi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi orada verilmiş tüm kararların hükümsüz ve geçersiz olduğuna dair bir sonuca varmadığını ben görüyorum. Biz ne şekilde değerlendirdik bu konuyu yönetim kurulumuz içerisinde tekrardan bu kararlara dayanarak sizin kararınızla Ali Rıza Türkiye kararıyla hatta Ombudsman’ın da verdiği bir tavsiye kararı var. Bu kararlara dayanarak Türkiye Futbol Federasyonu, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu önünde bir yargılamanın iadesi başvurusunda Galatasaray Spor Kulübü açısından verilmiş cezalar için bu başvuruları yaptık ve dayanaklarımız az önce de söylediğim gibi AİHM’in vermiş olduğu kararlar ve Ombudsman’ın vermiş olduğu kararlardı. Biz bu kararlarda yine yargılamanın iadesi yolu tüketildikten sonra Türkiye Futbol Federasyonu’nun, Profesyonel Futbol Disiplin Kurulu’nun talebimizi reddetmesi durumunda gidilecek mercinin Türkiye Futbol Federasyonu Tahkim Kurulu olduğunu düşünüyoruz ve bu sebeple de aslında yine en başa dönersek verilen kararların AİHM kararı neticesinde Türkiye Futbol Federasyonu tarafından verilmiş tüm kararların hükümsüz ve geçersiz olduğu görüşüne maalesef katılamıyoruz.”